İstanbul Türk ordularının kuşatması altındadır. Zor durumdaki Bizans kralı kehanetleriyle ünlü keşişi makamına çağırır. "Söyle bakalım der. Kuşatmanın sonu ne olacak?" Keşiş korkarak da olsa inandığı şeyi söyler: " Türkler Kostantine'yi alacaklar." Bu cevaba çok kızan Kral onu bir zindana attırır.
Kent Türklerin eline geçer. Fatih bu yeni şehrini dolaşmaktadır. Bir sokaktan geçerken iniltiler duyar, araştırılmasını ister. Bitap düşmüş bir keşişle çıka gelirler. Niçin bu hallere düştüğünü soran Fatih'e keşiş başından geçenleri anlatır. Fatih " Peki" der. "İstanbul'un sonu ne olacak?" diye sorar. Keşiş şu cavabı verir: "İstanbul hep sizin olacak. Amma gün gelecek sizin torunlarınız burasını yabancılara para karşılığında parsel parsel satacak". Bu sözü işiten Fatih Sultan Mehmet Han şunu söyler: "Fethettiğim yerleri yabancılara satanlar, Allah'ın gazabına uğrasınlar."
|